1-Bazı Önemli Maddelerle Başlayalım?
- Hekimlerin meslekleri ile ilgili yasal düzenleme ve yaptırımları bilmemesi kendilerini sorumluluktan kurtarmayacaktır. (Ceza kanunlarını bilmemek mazeret sayılmaz TCK 4. Madde)
- Hayati konularda acil ve doğru karar vermek, hızlı hareket etmek zorunda olan hekim, adli ve idari
sorunlara yol açmamak için mesleki yükümlülüğünün yanında, yasal ve etik düzenlemeleri de göz önüne
alarak sorumluluk ve yetkilerini bilerek uygun bir prosedür içinde hareket etmek zorundadır. - Hastaların Kabulü: Acil servise hastanın kabul edilmemesi sonucu kişinin ölümü halinde acil servis
hekimi hakkında ihmali davranışla kasten adam öldürme suçu kapsamında (TCK 83. Maddesi) dava açılabileceği bilinmelidir. - Türk deontoloji tüzüğünün 18. Maddesinde; “Hekimler acil yardım durumlarında, resmi veya insani durumlarında, resmi veya insani vazifelerini yerine getirmek zorundadırlar ve kesinlikle hastanın tedavisini reddedemeyeceği” belirtilmektedir.
- Acil servislerde Sağlık hizmeti 24 saat kesintisiz verilmelidir (Acil Sağlık Hizmetleri Yön. 15. Madde).
- Hastayı muayene etmeden sevk etme durumunda hekim görevi ihmal (TCK 257) ya da disiplin cezası
soruşturması ile karşı karşıya kalabilir. - “TCK Madde 280. Görevini yaptığı sırada bir suçun işlendiği yönünde bir belirti ile karşılaşmasına rağmen, durumu yetkili makamlara bildirmeyen veya bu hususta gecikme gösteren sağlık mesleği mensubu, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
2-Adli Vaka Nedir?
- Adli vaka Bir şahsın kişi / kişiler veya bir olay nedeni ile oluşan bir yaralanma sonucunda mağdur duruma düşmesi olarak tarif edilir.
3-“Adli Vakalarda” Acil serviste çalışan bir hekimin hukuki açıdan uygulaması gereken iş akış şeması Nedir?,
- Adli vakanın sağlık kuruluşuna kabulü,
- Adli vakanın adli mercilere ihbar edilmesi,
- Adli vakanın değerlendirilmesi,
- Delillerin korunması,kaydının iyi tutulması,
- Adli raporunun yazılması.
4-Adli Olguları nereye Bildireceğiz?
- Emniyet görevlisinin bulunmadığı acil servislerde sorumlu emniyet amirliği, jandarma karakolu veya Cumhuriyet Savcılığına adli olgu bildirimi yapılmalı, düzenlenen adli raporlar imza karşılığı teslim edilmeli, telefonla yapılan ihbarlar kayıt altına alınmalıdır.
5-Sıklıkla Acil Servis Hizmetlerinde Karşılaşılan ve Bildirim Yükümlülüğü Bulunan Olgular Nelerdir?
- Trafik kazaları, (%68 Serinken ve ark. 2005-2009 Denizli)
- Etkili eylem- darp,
- Ateşli silah yaralanmaları,
- Kesici, delici alet yaralanmaları
- Zehirlenmeler (ilaç, gıda, madde),
- Yüksekten düşme, Yüksekten düşme,
- İş kazaları,
- Asfiksiye neden olan durumlar,
- Elektrik ve yıldırım çarpmaları,
- Cinsel saldırı olguları,
- Çocuk cinsel, fiziksel istismarı ve ihmali,
- Yaşlı istismarı ve ihmali,
- Yanık
- Patlayıcı madde yaralanmaları,
- İşkence ve kötü muamele iddiaları,
- İntihar girişimleri,
- Cinayet, intihar veya kaza orijinli olduğundan kuşkulanılan ölümler,
- Hekim tarafından şüpheli görülen diğer olgular
6-Adli Olguların Değerlendirilmesinde Özellikle Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar?
- Travmatik lezyonların anatomik lokalizasyonu, ebatları ve özellikleri belirtilmelidir.
- Ekimozun rengi, ebatları belirtilmelidir.
- Kas laserasyonu olup olmadığı belirtilmelidir.
- Tendon, sinir kesisi olup olmadığı belirtilmelidir.
- Ateşli silah yaralanmalarında giriş çıkış deliği tanımlanmalıdır.
- Kırığın lineer, açık veya parçalı olup Kırığın lineer, açık veya parçalı olup olmadığı belirtilmelidir.
- Yanığın derecesi ve kapladığı alan belirtilmelidir.
- Batına veya toraksa nafiz olduğu düşünülen yaralanmaların tıbbi delilleri belirtilmelidir.
- Sinir yaralanmalarında motor ve duyu muayenesi belirtilmelidir.
- Zehirlenme olgularında, klinik bulgular, laboratuar sonuçları ve uygulanan tedavi belirtilmelidir.
- Elektrik çarpmalarında dolaşım sistemi muayene bulguları ve kardiyak etkilenme olup olmadığı belirtilmelidir.
7-Delillerin Korunmasında Nelere Dikkat Etmeli?
- Suç ve suçlunun bulunabilmesi, mağdurun mağduriyetinin giderilmesi açısından ve sağlık personelinin hasta savunuculuğu rolünü yerine getirmesi açısından adli hekim, emniyet görevlileri veya savcı gibi görevli kişiler gelene kadar delillerin korunması önemlilik arz etmektedir.
- Meydana gelen bir suçun aydınlatılması ve suç sanıklarının tespitine yarayan her türlü ispat vasıtası delil (biyolojik, fiziksel, kimyasal, izler) olarak nitelendirilir. Hastane ortamında hastanın üzerinde bulunan ve/veya çıkan her türlü materyal (eşyaları, yara yerine bastırılan tampon….v.b) delil olarak korunmalı ve saklanmalıdır. Delillerin toplanmasında en önemli noktalardan biri de kirlenmeyi engellemektir.
- Kıyafet üzerindeki delikler, merminin girdiği ve çıktığı yerin ve hangi açıdan ateş edildiğinin tespiti için önemlidir.
- Kıyafetlerin çıkartılamadığı durumlarda yara/travmanın olduğu bölgenin olabildiğince uzağından kesilerek çıkartılması uygundur.
- Kıyafetlerin çıkartılması esnasında mutlaka eldiven kullanılmalıdır ve çıkaran sağlık personeli kendi üzerine
değdirmekten veya derisi ile temastan kaçınmalıdır. - Kıyafetler olabildiğince az katlanmalı ve sallanmamalı ve yer değiştirilmemelidir.
- Eller plastik torba yerine kağıt torbalarla örtülmelidir. Plastik torbada terleyen eller delillerin bozulmasına
neden olabilir. - Hastanın elleri ve vücudu, ilgili uzman kişi gelene kadar silinmemelidir.
8-Kayıtların Tutulması Yükümlülüğü Nedir?
- Olguların tanı ve tedavileri sırasında elde edilen bilgilerin özenli bir şekilde kayıt altına alınması yasal
bir zorunluluk olmakla birlikte ileride doğabilecek tıbbi uygulama hatası iddialarına karşı hekim lehine en
önemli delili oluşturacaktır. - Ayrıca hazırlanan bildirim formları periyodik olarak ilgili makamlara gönderilmelidir. Adli makamlar
tarafından kişi hakkında düzenlenmiş tıbbi kayıtlar talep edildiğinde, on gün içinde gönderilmesi yasal bir
zorunluluktur. - Hekimin adli olgularda yapacağı muayeneler vendüzenleyeceği raporlar, hem sanığı hem de mağduru
ilgilendirdiğinden hekim-hasta ilişkisi çok boyutlu birnhale gelmektedir. - Hekimin, adaletin oluşmasında çok önemli bir rol aldığınbu olgularda, ihmal edilen ya da eksik bırakılan küçük
bir ayrıntı çok ağır sonuçlara yol açabilmektedir.
9-Ölüm Olgularında Hekimin Sorumluluğu
- Acil servislere başvuran olguların önemli bir kısmı ölü duhuldür veya yapılan ilk müdahaleyi takiben kısa bir
süre içinde ölümle sonuçlanan olgulardır. - Ölümün sebebi ve adli niteliğinin olup olmadığının saptanabilmesi için kişiyi rahatsızlanma sırasında
görenlerden ve yakınlarından ayrıntılı bir anamnez alınması ve kişinin hastalığı ile ilgili tüm tıbbi ve adli
belgelerin incelenmesi gereklidir. - Ölüm belgesi düzenlenmesinde sık karşılaşılan sorun,nölüm nedeni olarak ölüm öncesi terminal dönem
bulgusunun belirtilmesidir. - Örneğin, “miyokard enfarktüsü” nedeni ile ölen bir kişide ölüm nedeninin “kardiyopulmoner arrest“ olarak
belirtilmesi esas ölüm nedenini yansıtmamaktadır. - Ölüm nedeni, sigorta sözleşmelerinde de kullanılacağından gerçek ölüm nedeninin belirtilmemesi bazı hakların kullanılamamasına da neden olacaktır.
- Umumi Hıfzıssıha Kanununa göre (215. Madde), defin ruhsatı (ölüm belgesi) ibraz olunmadan hiçbir cenaze gömülemez.
- Ölüm belgesinde; ölenin kimlik bilgileri, adresi, ölüm şekli, ölümün yaralanma sonucu meydana gelip gelmediği, yaralanma yeri belirtilmelidir.
- Tıbbi uygulama hatası olduğu iddia edilen bazı olgularda hekimin kayıt altına almadığı bilgilerden dolayı hatalı duruma düştüğü bilinmelidir. (Tababeti Şuabatı San. Tarzı İcrasına Dair Kanun 72 ve 73. Madde)
- Hastaların kendileri hakkında tutulan kayıtları inceleme ve onlardan örnekler alma hakkı vardır. (Bilgi Edinme Hakkı Kanunu Madde 3/d, Özel Hastaneler Tüzüğü 37. Madde, TTB Hek. Meslek Etiği Kuralları 31. Madde)
**TCK Madde 230:Hangi nedenle olursa olsun memuriyet görevini yapmakta savsama ve gecikme gösteren veya üstünün yasaya göre verdiği buyrukları geçerli bir neden olmadan yapmayan memur üç aydan bir yıla kadar hapis ve bin liradan beş bin liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılır.
Sunum: Yrd. Doç. Dr. Asım KALKAN
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı
KAYNAK: TIKLAYINIZ